Ankara Sosyal Bilimler Vakfı
  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Projelerimiz
  • Etkinlikler
    • Sosyal Bilim Söyleşileri (Çevrimiçi)
    • Bir Konu Bir Konuk (Çevrimiçi)
    • Tarihe Tanıklık (Çevrimiçi)
    • Dünya’dan Bakış (Çevrimiçi)
    • Düşünce Platformu
    • Yayınlarımız
    • Kitaplar
    • Okuma Önerileri
    • Sosyal Bilim Öğretim Mimarisi Projesi
  • Sosyal Bilimler Sözlüğü
    • Sözlük Dizini
    • Sözlük Hakkında
  • İletişim
  • Türkçe
    • English
  • Menu Menu
  • X
  • Youtube
  • Instagram
TÜMÜ0-9ABCÇDEFGHİIJKLMNOÖPQRSŞTUÜVWXYZ
  • <<
  • 1
  • (...)
  • 65
  • 66
  • 67
  • 68
  • 69
  • 70
  • 71
  • 72
  • 73
  • 74
  • 75
  • 76
  • 77
  • (...)
  • 201
  • >>
  • gelir etkisi
    Gelirin değişmesi halinde tüketimin bundan etkilenmesi. Gelir artınca talebi de artan, dolayısıyla gelir etkisi pozitif olan mallara normal mallar; buna karşılık gelir artınca talebi azalan, dolayısıyla gelir etkisi negatif olan mallara düşük mallar denir.
  • gelir ortaklığı senedi
    Köprü, baraj vb. gibi mülkiyeti kamuya ait altyapı tesislerinin gelirlerine gerçek ve tüzel kişilerin ortak olmasını sağlayan; belirli miktarlarda anapara yatırılarak alınıp belirli bir dönem boyunca ilgili tesisten elde edilen gelirlerden, konulan anapara oranında pay alınmasını sağlayan ve dönem sonunda anaparanın geri alınabilmesinin mümkün olduğu bir tür iç borçlanma senedi.
  • gelir tablosu
    Bir işletmenin, belli bir hesap döneminde katlandığı tüm gider ve zararlarla, aynı dönemde sağladığı gelir ve kârları, ayrıntılı ve birbirleriyle karşılaştırılabilir bir sistematik içinde sunan, dönemin faaliyet sonucunu da kâr veya zarar olarak belirten finansal tablo. bkz. finansal tablolar.
  • gelir teorisi
    Uluslararası ticareti ülkelerin talep yapılarına göre açıklayan ve gelir düzeyleri benzer yapıda olan ülkelerin talep yapılarının da birbirine benzer nitelikte olacağını, dolayısıyla gelir düzeyleri birbirine yakın olan gelişmiş ülkeler ile azgelişmiş ülkelerin daha çok kendi aralarında ticaret yapacaklarını ileri süren görüş.
  • gelir vergisi
    Genellikle bir yılda olmak üzere, gerçek kişilerin belirli bir dönemde elde ettikleri gelir ve kazançların net tutarı üzerinden, yükümlüsünün kişisel ve ailevi durumu da göz önüne alınarak, artan oranlı vergi veya sabit oranlı vergi tarifesine göre alınan dolaysız vergi. bkz. vergi.
  • gelişigüzel örnekleme
    bkz. örnekleme.
  • gelişim aşamaları
    Marksist iktisat terminolojisinde, belirli bir ekonomik ve sosyal formasyon içinde yer alan belirgin ve göreli özerk tarihsel evrelere verilen ad. Her üretim tarzında var olduğu kabul edilen başlangıç, serpilme ve olgunluk, düşüş ve geçiş aşamaları. Bu çerçevede örneğin kapitalizmin gelişim aşamaları ticari kapitalizm, sınai kapitalizm ve tekelci kapitalizm (emperyalizm) olarak sıralanmaktadır. bkz. aşamalar kuramı.
  • gelişim psikolojisi
    Değişik yaş gruplarında görülen olgunlaşma aşamalarını belli bir sistematik çerçeve içinde inceleyen psikoloji dalı.
  • gelişme
    bkz. kalkınma.
  • gelişme sosyolojisi
    Ulusal düzeydeki sosyal değişimin anlam, nitelik ve içeriğiyle; dünya sisteminde meydana gelen değişikliklerin söz konusu küçük toplumsal yapılar üzerindeki etkilerini inceleyen disiplin.
  • gelişmekte olan ülkeler
    GOÜ. GYO. Gelişme yolundaki ülkeler. Sanayileşme yarışında gelişmiş kapitalist ülkelerin gerisinde kalmış, sömürgecilik sürecinin etkisi veya başka sebeplerle gelişememiş ya da gelişmeleri engellenmiş ülkeler. Aynı ülkeler için daha seyrek de olsa azgelişmiş, geri kalmış ya da gelişmemiş ülkeler de denmektedir. Kavram, geri kalmışlık çemberinden kurtulmaya çalışan ülkelerin kalkınma çabalarını vurgulamak üzere de kullanılmaktadır.
  • gemeinschaft
    bkz. cemaat.
  • gen
    Canlılarda biyolojik özelliklerin kodlandığı birim.
  • gen-kültür ortak evrimi
    İnsan genlerinin bireylere, kültürü dönüştürme kapasite ve güdüsü sağlaması ve kültürün gen havuzunun nesilden nesile aktarımına rehberlik etmesi.
  • gençlik kültürü
    Ağırlıklı olarak eğlence, tüketim kalıpları ve boş zaman kullanımında kendisini hissettiren, yoğun biçimde medyanın etkisiyle biçimlenen, anne-baba ve diğer aile büyüklerinden ziyade arkadaşların etkisine daha açık olarak oluşan, genç insanların benzeşen kültürel özellikleri.
  • genel amaçlı yardım
    bkz. dış yardım.
  • genel denge
    Ekonominin tüm kesimleri ile ekonomik birimlerin ürettiği mal ve hizmetlerin arz, talep ve fiyatlarının birbiriyle tutarlı olması, piyasada herhangi bir arz veya talep eksikliği veya fazlalığının olmaması durumu. Bu tutarlılığın matematiksel yöntemlerin de yardımı ile sağlanmaya çalışıldığı kurama genel denge kuramı, bu amaçla yapılan, ekonomideki tüm sektörler arasındaki fiyat-miktar ve girdi-çıktı ilişkilerini dikkate alan çözümlemeye genel denge analizi, yine bu amaçla geliştirilen modele de genel denge modeli denir.
  • genel denge analizi
    bkz. genel denge.
  • genel denge kuramı
    bkz. genel denge.
  • genel denge modeli
    bkz. genel denge.
  • <<
  • 1
  • (...)
  • 65
  • 66
  • 67
  • 68
  • 69
  • 70
  • 71
  • 72
  • 73
  • 74
  • 75
  • 76
  • 77
  • (...)
  • 201
  • >>
Sayfanın başına dön